Cesur Bir Adım…
Yaşamı farklı kılan; her anın değişken koşullara sahip olması ve bu koşullarla birlikte şekillenen hayatlarımızda yaşanan olayların bir bütünlük sağlamasından kaynaklanmasıdır. Hiçbir olay bir diğerinden farklı olmamakla birlikte, kendi içinde de bir bütünün içinde yer almaktadır. Atılan bir adım, söylenen bir söz belki ilk bakışta bir şey ifade etmese de daha geniş anlamda domino etkisi yaratan bir sürece sebep olabiliyor. İşte bu yüzden atılan her adım, çıkılan her yol, ağızdan çıkacak tek bir söz, yapılan ufacık bir yatırımın bile geri dönüşü büyük olabilir. İyi ya da kötü anlamda her şeye ortam hazırlayacak bu küçük görülen büyük şeyler, aslında bir yönüyle hayatlarımızı şekillendirmekte.
İnsanlar, yakınıp durdukları hayatlarına uzaktan bakmayı genellikle göz ardı ediyorlar. Bu da resmin tamamını görmemelerine, sahip oldukları hayatların iyi ya da kötü yönlerinin farklarını kavrayamamalarına neden oluyor. Aslında, sahip olduğumuz hayatları bu günlere getirenin attığımız ilk adımlara bağlı olduğunu fark etmenin çok zor olmadığı da bir gerçek. Büyük hayallerin peşinden ne kadar koştuk? Bu hayalleri gerçekleştirmek adına ne gibi güçlüklere meydan okuduk? Zorlukları göğüslemeden hangi düşümüzü gerçek kılabildik?
Hayat kısa vadede büyük mücadelelerin yaşandığı bir meydan aslında. Yaşamak için, yaşatmak için, ilerlemek için ve en önemlisi insan kalabilmek için önümüzde çözülmeyi bekleyen onlarca düğüm var. Bu düğümleri topyekûn çözmek ne denli güçse, sırayla ve zamanla çözmek de bir o kadar güç aslında. Çünkü değişen dünyada düğümler artarken, çözümlerin de gitgide zorlaştığı gerçeğini kabul etmemiz gerekiyor. Ama çaba sarf etmeden de ilerlemek imkânsız.
Mağaradan çıkıp gökdelenler inşa eden, doğa olaylarından korkarken Mars’a kadar uzanan araştırmalara girişen insanlık; aşılamayacak sorunları henüz keşfetmemiştir. Bu yüzden hayalini kurduğumuz geleceği yaşanır kılmak adına çaba sarf etmek zorundayız. Bu, insanlığın tarihsel sorumluluğudur. Tarihsel sorumluluklarımızı bir köşeye bırakıp kişisel sorumluluklarımızı yerine getirme noktasında, kendi iç huzurumuza erişmek adına ısrarcı olmak zorundayız. Başarısızlıklarımızdan dersler almalı, umutsuzluğa kapılmamalı, sorgulayıcı olmalı, araştırmalı ve daima içinde bulunduğumuz duruma gerçekçi gözlerle bakabilmeliyiz. Ancak bu titizlikle hayalleri gerçekleştirebiliriz.
On binlerce yıldan beri; yaşamın temel kuralı ilerlemektir. İlerleyemeyen toplumlar ne yazık ki çoğunlukla dağılmış ya da yok olmuşlardır. İnsanlığın çağ kapatıp yeni bir çağ başlattığı bütün süreçleri incelediğimizde, ilerleyen toplumların ve bireylerin tarih sayfalarında önemli yerlere sahip olduğunu görebiliriz. Fakat tüm bu yaşananları gözden geçirdiğimizde göreceğimiz en büyük şey başarısızlıktır. Aslında başarının ilk kuralı başarısız olmaktır. Ancak başarısız olup yeniden deneme cesareti olanlar başarıyı yakalayabilir.
Kötü bir hayata, yanlış yapılmış yatırımlara, seçilen yanlış yollara üzülmeyi bir kenara bırakıp yeniden başlamamız lazım. Ya da iyi giden bir hayatın kötüye evirilmemesi için, yerimizde saymayıp yeni yollara çıkabilme cesaretine sahip olmamız lazım. Bizi geleceğe taşıyacak olan cesarettir. Yolun engebesine, zorluğuna ya da uzunluğuna bakıp korkmamamız, cesur adımlar atmamız lazım...
Merhaba, ben @kusadasi ve @try-market küratörü olarak #tr ve #cointurk etiketlerinindeki kaliteli yazıları inceliyorum. Sonrasında bu yazılar @kusadasi veya @try-market tarafından upvote ediliyor. @kusadasi ve @try-market #tr etiketinin daha yukarılara çıkması için çok büyük bir çaba içerisindedir. Tabii ki bu ilerleyişin kaliteli yazılarla olması yönünde çaba harcıyoruz.Paylaşımlarınıza 'cointurk' etiketini ekleyerek @kusadasi ve @try-market tarafından desteklenmesini sağlayabilirsiniz. Ayrıca, sürekli olarak @kusadasi tarafından düzenlenen projeler ve discord kanalımızda anlık yarışmalar mevcuttur.
Katılmak isterseniz discord kanalımıza buradan ulaşabilirsiniz.
Elinize sağlık güzel bir yazı olmuş. Bir sonraki yazınızda tercih ederseniz, 'cointurk' etiketini kullanmanız ailemizi daha da büyütecektir.