Eğitimi okula indirgersek ister istemez sistemin reklam ajansına kayıtlı oluyoruz. Yani gerçekten eleştirel düşünmeyi, empati kurmayı, yaratıcılığı bu dört duvar arasında edinmek neredeyse imkansız. Mesela Köy Enstitüleri harika bir projeymiş ama orada eğitim gören bir tanıdığımız çocuk dünyasında kırgınlık yaşatan pek çok şey yaşadığını söylemişti. Yani o güzel yapıda da eksikler var.
Bizim en büyük engelimiz öğretmen öğrenci arasındaki duvar. Sınıfların kalabalık olması (en fazla 15 kişilik sınıflar olmalı) bunda çok etkili. Bir de öğretmenlik özel bir meslek, herkesin yapabileceği bir iş değil.
Sonuç olarak sınavlar falan benim çok umurumda değil. Herkes geriye dönüp baktığında eğitim anlamında onu gülümseten bir şeyler yaşamalı, birilerini sevgi ve saygıyla anımsamalı. O zaman amaca ulaşılabilir diye düşünüyorum, naçizane:)