Mr Robot: İşletim Sistemi İçinde Bir Hayat 1
Mr Robot dizisi başladığı günden beri milyonları ekran başına kilitleyen bir fenomene çok çabuk dönüştü. Ben de biraz bekleyip etrafı kokladıktan sonra izlemeye başladım. İlk bölümler nasıl olduğunu anlamadığım bir şekilde içine çekti beni. Her geçen dakika Eliot’ın soğukluğuna rağmen ona karşı hissettiğim yakınlık daha da arttı. Belki de bitmesine çok üzüldüğüm bir dizi olan Dexter’ı anımsattı bana havaları. O soğuk tavırları bir sosyopatmışçasına sürekli insanlardan uzak duruşu ve tabi en büyük benzerlik olarak alternatif hayat yaşaması.
Eliot bir siber güvenlik firmasında potansiyelinin çok altında kalan bir iş yapmaktadır. Aynı zamanda dönemimizin beyaz yaka sıkıntılarının da hemen hemen hepsine sahiptir. Tabi Eliot’ın hali hazırda olan sosyal fobisi ve küçük yaşta babasını kaybedişinde ki travma kendisini çok enteresan bir yola doğru sürüklemeye başlamaktadır.
Diğer alternatif yaşamında ise Eliot ile irtibata geçen tehlikeli ve büyük bir gizli hacker örgütü kendisini istemektedir. İşte Eliot kendi hayatının rutinine ne kadar bağlı olsa da bu örgüte katıldıkta sonra her şey tepetaklak gitmeye başlar İşlenen büyük siber suçlar sürekli arkalarlına baklamalarını gerektiren bir tehdit.
Mr Robot Eliot karakterinin bir nevi dünyaya karşı duruşunu ve dev şirketleri birer birer diz üstüne çökertişinin hikayesi haline gelmiş durumda. Her bölüm açılan konusu izleyiciye de büyük sürprizler sunmaktan geri durmuyor. Bir de bana olan etkisi genel itibariyle tüm kameralarını kapatıp bilgisayarın daha dikkatli davranmaya çalışmak oldu. O tarz bir paranoya yaratması da oldukça normal gerçi izledikten sonra.